Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Malatya’da partililer ile bir araya geldi. Malatya’nın kendisi için önemli bir yer olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Malatyalı zulme karşı duran, çekinmeyen istediğini rahatça konuşan, cesur haksızlığı asla kabul etmeyendir. Malatyalı Battalgazi, Turgut Özal, Hamido ve Ahmet Kaya demektir” dedi. Bazı temaslarda bulunmak ve deprem sonrası çalışmaları yerinde incelemek için Malatya’ya gelen Davutoğlu, buradan Adıyaman ve Kahramanmaraş’a geçeceğini açıkladı. Deprem zamanında da iki kere Malatya’ya gelen Gelecek Partisi Genel Başkanı, “O zaman sesimizi çıkarmadık. Acımız var, yaralarımız var dedik. Ama 2 yıl geçti. Şimdi hesap sorma zamanı. Devlet depremzedeyi kaderi ile baş başa bırakmış” dedi. Davutoğlu, Kahramanmaraş merkezli depremlerin 2. yılında hala 691 bin vatandaşın konteyner kentte yaşadığını belirterek, “Bir devlet deprem felaketinden 2 yıl sonra dahi 691 bin vatandaşını konteynere muhtaç bırakmışsa arkadaş, o devlet devletliğini yapmıyor demektir” dedi.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Malatya’da partisinin bölge toplantısında konuştu. Toplantıya Gelecek Partisi il başkanları da katıldı. Davutoğlu, asrın felaketi sayılan depremlerde büyük bir acı yaşandığını, herkesin omuz omuza verdiğini belirterek, afeti sonrasında nasıl bir değişim yaşadığını görmek için, ilk gününden itibaren depremden etkilenen illeri ziyaret ettiğini kaydetti. “O zaman deprem üzerinden siyaset olmaz dendi. Acılarımızı paylaştık, sustuk. Ama 2 yıl geçti. Şimdi muhasebe vakti. Şimdi hesap sorma ve hesap verme vakti. Anlı şanlı törenlerle, kura çekimleriyle sanki dertlerin bittiği intibanı dünyaya vermek için yapılan propaganda makinelerinin aksine benim şu birkaç saat içinde Malatyalı kardeşlerimden dinlediğim şu ki maalesef depremzede vatandaşlarımız kaderlerine terk edilmiş.” diye konuşan Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “İlk 1 yıl içinde 319 bin konutu teslim edeceğiz” dediğini de aktardı.
“2 yılda şu ana kadar 202 bin konut teslim edilebildi. Toplam ihale yapılan ise 358 bin. Yani bir yılda teslim edilecek konut 319 bin iken 2 yılda ihalesi yapılabilen 358 bin. Söz veriyorlar 2025’te 452 bine çıkaracaklarmış. Halbu ki bu konutlar ne kadar teslim edildi? Altyapısı var mı? Bunlar ayrı konu.” İfadelerini kullanan Ahmet Davutoğlu, hala 691 bin vatandaşın konteyner kentte yaşadığını belirterek, şunları söyledi:
“Düşünebiliyor musunuz? Şimdi İstanbul’da rahat köşesinde oturan biri için bu rakamı duyduğunda rakamlardan bir rakam. 691 bin kişi konteyner kentte yaşıyor bunun 120 bini de Malatya’da. Malatya’nın, imkanları ve hasar itibarıyla Kahramanmaraş, Hatay ve Adıyaman’dan daha az hasar gördüğü var sayılır. Halbuki Malatya’nın durumu çok daha vahim, ona ayrıca geleceğim. 120 bin insan konteynerda yaşıyor. Rahat köşesinde oturan, banyosu, şartları iyi olan birisi için bu sıradan bir söz olabilir. Bir devlet deprem felaketinden 2 yıl sonra dahi 691 bin vatandaşını konteynera muhtaç bırakmışsa arkadaş, o devlet devletliğini yapmıyor demektir.”
Türkiye’de, depremler, seller gibi birçok felaket yaşandığını aktaran Davutoğlu, son yaşanan Bolu Grand Kartal Otel yangın faciasına ilişkin denetimsizlikleri eleştirerek, “Biraz ders alınmaz mı? Bir afeti nasıl yönetirsiniz? Üç aşamalıdır. Önce tedbir alacaksınız sonra deprem, sel, yangın anında müdahale edeceksiniz. Üçüncüsünde rehabilitasyon döneminde gerekli tedbirler alacaksınız. Şimdi baktığımızda çok açık bir şekilde hesap sormak üzere buralardayız, soracağız.” görüşlerine yer verdi.
Başbakanlığı döneminde en çok imar yasası üzerinde durduğunu ve imardaki rantı engellemek istediğini de belirten Davutoğlu, “Ama izin vermediler: Öyle bir işlem, öyle bir ağ kuruluşmuş ki belediyeler ile şirketler arasında küçük bir değişiklikle miyarlarca lira rant oluşturuluyor. Bunun önüne geçmek istedik, bırakmadılar. Biz dedik bu paraları alalım afet durumunda vatandaşa verelim razı gelmediler. Çünkü bu rant ile zengin olanlar vardı. Malatya yeşili sever. Bostanı sever. Onun içinde bir yer var oraya Bostanbaşı denilmiş. Sonra mı bu bostanda imara izin verilmiş, zemini sağlam olmayan yerde 15 kat binaya izin verilmiş. Olacaklar belli: Orada canlarımız gider ve siz sesinizi çıkaramazsınız. Bunların önüne geçmek için buradayız” diyerek sözlerini tamamladı.
News
